"Türkiye Olarak, İnsani Hassasiyetlerimizden Asla Taviz Vermiyoruz"

img

Mülteci Çocuklar İçin Şartlı Eğitim Yardımı Programı Açılışında  Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya,

"Şartlı Eğitim Yardımı Programı kapsamında 31 Mayıs itibarıyla 56 bin 332 mülteci çocuğa 33 bin kart üzerinden 3 milyon 800 bin lira nakdi yardım ulaştırdık.

ANKARA (SİVİL  İNİSİYATİF)Zeliha Sorkunlu -  Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, "Şartlı Eğitim Yardımı Programı kapsamında 31 Mayıs itibarıyla 56 bin 332 mülteci çocuğa 33 bin kart üzerinden 3 milyon 800 bin lira nakdi yardım ulaştırdık. Bu yıl sonuna kadar 230 bin çocuğa ulaşmayı hedefliyoruz. Önümüzdeki yıl ise ülkemizdeki bütün mülteci çocukların bu yardımdan faydalanmasını sağlayacağız." dedi.

Bir otelde, 
Avrupa Komisyonu İnsani Yardım ve Sivil Koruma Ofisi tarafından finanse edilen, Aile ve Sosyal Politikalar BakanlığıMilli Eğitim BakanlığıTürk Kızılay’ı ve UNICEF iş birliğiyle uygulanacak "Türkiye'deki Şartlı Eğitim Yardımı Programının Suriyelilere ve Diğer Mülteci Çocuklara Yaygınlaştırılması Programı’nın tanıtım etkinliği düzenlendi.

"Mülteci Çocuklar İçin Şartlı Eğitim Yardımı Programı" açılış törenine, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı 
Fatma Betül Sayan Kaya, Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem, AFAD Başkanı Mehmet Halis Bilden, Türk Kızılayı Genel Başkanı Kerem Kınık, Kırgızistan-Türkiye Fahri konsolosu Dr.Mustafa Kurt, büyükelçiler ve davetliler katıldı.

Bakan Kaya, yaptığı konuşmada, 
hükümet olarak son 15 yılda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde sosyal yardımlar konusunda çok sayıda örnek adım atıldığını söyledi.

Bugün dünyada 
Türkiye adına yazılan başarı hikayeleri arasında sosyal politikalar konusundaki hamlelerin büyük yankı uyandırdığını ifade eden Kaya, bu yardımların, etkili ve sonuç odaklı politikalar temelinde geliştirip uygulandığında hedefine ulaştığını ve bir toplumsal kalkınma hamlesine dönüştüğünü dile getirdi.

Sosyal yardımların en önemli sac ayaklarından biri olarak eğitimi gördüklerini aktaran Kaya, etkili bir sosyal yardım politikası oluşturulmasında ve yoksullukla mücadelenin başarılı olmasında eğitim faktörünün kritik bir önem taşıdığını söyledi.

Kaya, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu kaynaklarının yaklaşık yüzde 30'unu eğitim yardımları için kullanıldığını, Şartlı Eğitim Yardımı Programının, bu amaca yönelik olarak 2003'ten beri başarıyla uygulanan bir mekanizma olduğunu vurguladı.

Gerek eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması, gerekse okullaşma oranının yükselmesi adına bu programın katkılarını memnuniyetle gördüklerini belirten Kaya, "Bu programın da katkılarıyla ilk ve ortaokulda kız çocuklarımızın okullaşma oranı bugün yüzde 94-95'lere yükseldi. 
Sadece geçtiğimiz yıl, Şartlı Eğitim Yardımlarımızdan yoksul hanelerde yaşayan 2 milyon çocuğumuz faydalandı. 
Bu çerçevede Şartlı Nakit Transferleri kapsamında 2016 yılında çocuklarını okula düzenli olarak gönderen veya düzenli sağlık kontrolüne götüren annelerimize aktardığımız tutar 1 milyar lirayı buldu." diye konuştu.

Kaya, şimdi bu başarılı uygulamanın 
Türkiye'deki Suriyelilere de yaygınlaştırıldığını ve onların da bu kapsama alındığını bildirdi.

"İnsani hassasiyetlerimizden asla taviz vermiyoruz"

Bölgede ve dünyada yaşanan bunca sınamaya, içeride aynı anda birçok farklı cephede yürütülen mücadeleye rağmen mültecilere ait meseleleri göz ardı etmediklerini, onların sorunlarına da aynı hassasiyetle eğildiklerini anlatan Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü: 

"İnsani hassasiyetlerimizden asla taviz vermiyoruz. Biz insani meselelere insanca yaklaşmayı yük olarak değil güç olarak görüyoruz. 
Mülteci kardeşlerimize olan yaklaşımımız bu anlayışın neticesidir. 
Bunca meseleyle aynı anda uğraşırken biz de Suriyeli kardeşlerimizin dramına kör, sağır, dilsiz kalabilirdik. 
Biz de pekala bu kardeşlerimizin feryadına karşı sağır duvarlar inşa edebilirdik.
Ama yapmadık.

Tarihimizden, medeniyetimizden, geleneğimizden aldığımız miras bunu yapmamıza asla müsaade etmez. 
Yaralı 
göçmen kuşlar için dahi vakıflar kurmuş bir medeniyetin evlatları nasıl olur da yaralı bir göçmen yavrunun canının incinmesine müsaade edebilir?
İşte bu anlayışla yaklaşık 3 milyon Suriyeli kardeşimize Türk halkı kapılarıyla birlikte gönlünü, sofrasını açtı. Milletimiz, Suriyeli kardeşlerimiz için hangi adımı attıysak koşulsuz şartsız bu adımların destekçisi oldu, katkı sundu, sunmaya devam ediyor."

Kaya, Suriyeliler için yapılan 26 milyar doların üzerindeki harcamanın içerisinde hatırı sayılır bir miktarın sivil inisiyatife ait olduğunu ifade etti.

"
Avrupa Birliği ile ilişkilerimiz hak ettiğimiz düzeyde ilerlemedi"

Kaya, Suriyelilerin, yaşadıkları zulüm kadar, uluslararası toplumun bu zulme duyarsızlığından da büyük bir üzüntü duyduğuna, bu durumun onların acısını daha da derinleştirdiğine dikkati çekti.

Göçmenlere yardım eli uzatmak için tarihi ve siyasi reflekslere değil, insani ve vicdani yaklaşımlara ihtiyaç olduğunu vurgulayan Kaya, şöyle devam etti: 

"Maalesef 
Avrupa Birliği ile ilişkilerimiz arzu ve hak ettiğimiz düzeyde ilerlemedi. Fasıllar üzerindeki siyasi blokajlar halen devam ediyor. 
Öte yandan 
Vize Muafiyeti ile Geri Kabul Anlaşması bağlamındaki gelişmeler sonuca ulaşabilmiş değil.
Türkiye'deki Suriyeli mülteciler için 
AB tarafından taahhüt edilen 3 milyar avronun, yanılmıyorsam, henüz 3'te 1'i dahi aktarılabilmiş değil."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın son 
Brüksel ziyareti sonrası oluşan olumlu atmosferin Türkiye-AB iş birliğinde somut kazanımlara dönüşmesinin samimi beklentileri olduğunu aktaran Kaya, Şartlı Eğitim Yardım’ının Suriyelilere ve diğer mülteci çocuklara yaygınlaştırılması sürecindeki işbirliğinin bu sürece katkı yapacağını söyledi.

"Şartlı eğitim yardımlarının uygulama alanını genişletiyoruz"

Suriyelilere yönelik 
Avrupa Birliği fonları ile uygulanan ilk somut proje olan Sosyal Uyum Yardımını geçen Aralık ayından bu yana başarılı bir şekilde uygulandığını ifade eden Kaya, ABBM Dünya Gıda Programı, Türk Kızılay’ı ve Bakanlığın bu programda örnek bir iş birliği bulunduğunu belirtti.

Kaya, "Bu çerçevede Bakanlık olarak yaklaşık 1 milyon 500 bin yabancının, mültecinin başvurusunu aldık.
Dağıtımı biten 110 bin kartla 680 bin 103 kişiyi yardımlardan faydalandırdık.
Ülkemizde sosyal uyumu güçlendirmek, tüm çocuklara sağlıklı, mutlu bir gelecek sunabilmek için şartlı eğitim yardımlarının uygulama alanını genişletiyoruz." dedi.

UNICEF  tarafından 
Avrupa Komisyonu İnsani Yardım ve Sivil Koruma Ofisi (ECHO) başta olmak üzere, çeşitli bağışçılardan bu proje için kaynak sağlandığına işaret eden Kaya, bu kaynakla Aile ve Sosyal Politikalar BakanlığıMilli Eğitim Bakanlığı ve Türk Kızılay’ı iş birliğinde, vatandaşlara yönelik uygulanan Ulusal Şartlı Eğitim Yardımı Programını Suriyeliler ve diğer mülteciler için de hayata geçirdiklerini anlattı.

Kaya, Ulusal Şartlı Eğitim Yardımı Programı ile aynı olan bu uygulamayla, anaokulundan itibaren 12'nci sınıf sonuna kadar devam eden dezavantajlı Suriyeli ve diğer mülteci çocuklara ulaşmayı hedeflediklerini bildirdi.


Bütün dünyaya, özellikle karar merciinde olan insanlara seslenen 
Fatma Betül Sayan Kaya, "Bu çocukları geleceğe hazırlayabilmemiz, onlara akranlarıyla eşit fırsatlar, güzel bir hayat sunabilmemiz için bize destek olmak zorundasınız. Çocukların eğitim imkanlarına ulaşmasını sağlamak birçok sosyal problemi başlamadan bitireceği gibi bu aynı zamanda bir insanlık ve vicdan borcudur." diye konuştu.