Uluslararası Sivil İnisiyatif Gazetesi olarak Bosna Hersek ve Balkanlar bölgesi üzerinden Türk Dünyasını ve yetkililerini ilgilendiren özel bir mesajımız var.
Haber öncesi duyuru:
Uluslararası Sivil İnisiyatif gazetesi Türk devletleri ve gönül coğrafyasında ki devletlerle bağını halen sürdürmektedir. Uluslararası alanda medyanın gücü hepimizce malumdur. Bizler gazeteciler olarak bir çok alanda uzman olma gayretinde olduğumuz gibi kendi özel branşlarımızda da uzman olmak zorundayız. Ben siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler bölümü mezunuyum. Gazetemiz uluslararası bir sivil toplumu örgütünün bünyesinden doğmuş devamında sivil toplum – devlet ve uluslararası ilişkiler alanında siyasi ve diplomatik haberlere ağırlık vermiştir. Bir gazeteci olarak Türkiye’nin Medya dünyasında görmek istediğim ‘çocuklar için özel, aileler için özel, cemiyetler için özel, STK’lar için özel, bilim için özel, tıp için özel’ dergi ve gazete mecralarının çoğalmasını ve bu alanlarla ilgilenen meslek adaylarının bu dergi ve gazetelerin havuzlarından faydalanmalarını isterim. Bizlerin mesajı açık ve nettir. Hiçbir siyasi partiye yandaş değiliz. Yandaş olduğumuz iki önemli unsur bulunmakta. Türk Devletinin saygınlığını uluslararası medyada korumak ve önemli olduğunu düşündüğümüz her türlü haberi okuyucu kitlemize taşımak. Bu sebeple gazetemizin özel röportaj ve sohbet bölümlerine devam edeceğiz. İlerleyen zamanlar da yeni haberlerimiz olacak. Gazetemize emek veren tüm temsilcilerimize, çalışanlarımıza ve okuyucularımıza teşekkürlerimi sunuyorum. Biz gözlerimizi Türk Dünyasından ve Dünyamızdan ayırmıyoruz sizler de gözünüzü bizlerden ayırmayınız.
Hasan Salih Kurt
Uluslararası Sivil İnisiyatif Gazetesi
İmtiyaz Sahibi
İmtiyaz sahibi Hasan Salih Kurt, Yurt Dışı Temsilcilerini harekete geçirerek bölge üzerinde özel bir çalışma başlattı. Gazetemiz ve temsilcilerimizin bölgede yaşayan vatandaşlar için hazırladığı 14 soruluk genel anket çalışmasının sonuçları değerlendirildi. Değerlendirilen sonuçlar ile birlikte Hasan Salih Kurt, 2021 yılı içerisinde yurt dışı temsilcilerimiz üzerinden AZARBEYCAN, TÜRKMENİSTAN, KIRGIZİSTAN, ÖZBEKİSTAN, KAZAKİSTAN, KERKÜK ve GAGAVUZ ÖZERK CUMHURİYETİ ile ilgili yeni özel haberler olacağını da ayrıca duyurdu.
Uzun yıllardır Bosna Hersek’te yaşayan ve yılın bazı zamanlarını Türkiye’de geçirmekte olan Bosna Temsilcimiz Hasan Emre Bozkurt, bölgesi ve balkanlarla alakalı getirdiği verilerle bizlere ışık tutan bilgiler sundu.
İstişare toplantısında İmtiyaz Sahibi Kurt, Bosna Hersek Temsilcisi Hasan Emre Bozkurt, Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kurt ve Yayın Koordinatörü Halil Tıktık bir araya geldiler. Toplantı neticelerini genel haliyle bir makale olarak yazmanın daha sağlıklı olduğu ön görülerek Hasan Salih Kurt kendi kaleminden anlattı. Haberi Yapan: (Zeliha Sorkunlu)
İşte o haberin detayları;
Binlerce kişi üzerinden yapılan ve cevapları ayrı ayrı her bir kişiden yazılı alınan araştırma soruları şu şekildeydi;
1- Bosna Hersek içerisinde kaç tane ırk var?
2- Bosna Hersek’te Çoğunlukla hangi ırk yaşıyor?
3-Bosna Hersek devletini çoğunlukla Boşnaklar mı yönetiyor? Cevabı hayırsa dış güçlerden hangi devletler Bosna Hersek üzerinde etkili olabilir?
4-Boşnak halkının ne kadarlık bölümü Türk Devletine bağlıdır?
5- Bosna Hersek Devletinde kritik olan birimler hangisi? Yani orda sözü geçenler askerler mi, diplomatlar mı, siyaset adamlarımı, medya mı?
6- Bosnalılar kendisini Türk olarak mı tanımlıyor? Boşnak olarak mı?
7- Dinleri nedir?
8- Kosova’ya bakış açıları nedir?
9- Şu anda gündemde Ermenistan-Azarbeycan çatışması var bu konu hakkında Bosna halkının tavrı nedir?
10- Türkiye’nin Bosna’da etkili olabilmesi için hangi gruplarla veya hangi partilerle görüşmesi gerekir?
11- Bosna’da Osmanlıyı seven gelenekselci bir parti var mı?
12- Bosna halkı Atatürk’ü tanıyorlar mı seviyorlar mı?
13- Bosna Halkı Erdoğan’ı Tanıyorlar mı seviyorlar mı?
14-Türkiye’de eskiden bugüne kadar gelmiş liderlerin hangilerini tanıyorlar?
Bu soruları elbette bizlerden önce bölgede bir çok toplum bilimci, elçilik çalışanları, istihbarat ajanları, sivil toplum kuruluşları ve gazeteciler sormuştur. Aslında bu sorular daha çok devletleri ve devlet mensubu kişileri ilgilendirmektedir. Bu soruların cevaplarını bilmek pozitif bir ayrıcalık olduğu gibi bilgilerin sızması tehlike arz eder mi? Sorusunu merak edenler vardır. Şimdiden cevaplayalım. Hayır bir tehlike arz etmez. Zira başta da dediğim gibi bizden önce bu soruları soranlar olmuştur. Zaten cevapları bilmesi gerekenler biliyordur. Peki ya Türkiye Cumhuriyeti devleti dışında bu cevapları Azerbaycan, Kırgızistan, Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan biliyor mudur? Bilmiyorlarsa biz Türk Dünyası arasında her zaman bilgi köprüsü olmaya devam edeceğiz tıpkı KARABAĞ’ın Türk Dünyasına açılan yol olması gibi…
Temsilcimiz Hasan Emre Bozkurt’un emeği ve gayretleri neticesinde Bosna bölgesini daha iyi anlayacağımızı umuyorum. Onun bizlere getirmiş olduğu veriler bir çok konuda bize yardımcı olacaktır. Bilgi kirliliklerini bir kenara atıyoruz ve sahada ki fiili çalışmalarımız neticesinde bir yorumda biz bırakmak istiyoruz. Bosna’da ırk tanımını yapmak yerine genelde kurucu halklar tanımı bulunmaktadır. Aslında bu tanım Osmanlı İmparatorluğu’nun himayesinde bulunan Bosnalılar için yabancı bir tanım değildir. Osmanlı İmparatorluğu da kurucu ve ana omurgaları Türk Hakanlarından oluşmaktaydı ve başka halkların da Osmanlı sancağı altında toplanmasıyla adına Osmanlı denmesi daha güzel olmuştu. Bir önceki Türk Dünyasına özel Röportajımızda Murat Bahadır Akkoyunlu hocamızın sunduğu güzide fikirlerle birleştirecek olursak Türk’ün töresinde şu vardı: Soyu Oğuz olmayan bir kimse Türkler’in hakanı olamazdı. Anadolu ise oğuz boylarının toplandığı bir yerdi. İşte Osmanlı Oğuzların soyundan gelenlerin kurduğu, etrafında diğer Türk Boylarını topladığı ve devamında diğer halkları da himayesine aldığı bir imparatorluktu. Bosna güzide topraklarından birisiydi. Yüzyıllar boyu Bosna Osmanlı’dan, Osmanlı’da Bosna’dan razı oldu fakat birinci dünya savaşı ve neticeleri bizleri toprak olarak ayırsa da gönül olarak ayırmamıştır. Şu an Bosna’da, Boşnak, Sırp, Hırvat ve Arnavutlar bulunmaktadır. Esas itibariyle toprak kimindir diye sorarsak, ‘kimin kanı dökülmüşse ve kimin dili hakimse’ onundur diyorum ben. Bosna’ya gittiğimizde hadi buranın dilini öğrenelim dediğimizde sırpça değil Boşnakça konuşmamız gerekiyor. Ancak ne yazık ki zamanında yapılan bazı resmi anlaşmalar yüzünden Boşnakça konuşanlar değil de, başta Amerika olmak üzere ve Avrupa Birliği etkin rol göstermektedir. Türk devletinin de derin tarihi ve bağlarından dolayı gönüllerde yer edindiği ve bizlerden umutlandıklarını bilmekteyiz. Kültür alanında, mutfak alanında ve sevgi alanında bir çok bağımız bulunmaktadır. Türkler ile Boşnaklar aralarında AŞK olduğunu biz değil Bosnalılar dile getirmekte. Zaten yazının sonunda ismini vermek istemeyen bir Bosnalı’nın kendi el yazısıyla yazmış olduğu cevapları Türkçe’ye çevirerek değiştirmeden olduğu gibi paylaşacağım. Binlerce elde ettiğimiz verilerden bir tanesini gelişi güzel seçerek sizlere göstermek istedik.
Bu güzel bağları kuvvetlendirecek olan en meşru resmi toplulukların sivil toplum kuruluşları olduğunu görmekteyiz. Ancak bu sivil toplum kuruluşları, herhangi bir siyasi partinin yahut uluslararası oligarşinin ya da bu oligarşinin oligarklarının (Alev Alatlı’nın tabiriyle), arka bahçesi olmamalı. Yalnızca insan odaklı ve her türlü rengi içinde barındıran, kucak açan topluluklar olması gerektiğini bilmekteyiz. Aslında samimi yazmam gerekirse dünyada hiçbir sivil toplum kuruluşu örgütü yoktur ki; kendi devletinin misyon ve vizyonunun temsilcisi olmasın. Ancak bu temsiliyet (ekonomi, diplomasi, ajan faaliyetleri, siyasi faaliyetler, para, sonunda ‘izim’ olan her türlü fikir ve düşünce) değil de, yalnızca en fazla kültürel ve tarihsel bağın temsiliyeti olmalı ve yalnızca amaç; sevgi alış verişi, toplumların dayanışması olmalıdır. Devletler birbirleriyle siyasi krizler yaşayabilir zaman zaman, ancak toplumların arasındaki sevgi bağına engel olmamalıdır. Yöneticilerin kararları, toplumların sevgi bağlarını engellememeli. Bu yüzden sivil toplum örgütü şart. Bunun en güzel numunelerinden birisi olan Başkent Platformu’nun da, Bosna Hersek ve Balkanlar’da temsilcilerinin olması ve oradaki bağlarını devam ettirirken, yukarıda bahsettiğim temsiliyeti en güzel şekilde yaptığını görmekteyiz. Malumunuz bizim gazetemiz de Başkent Platformu bünyesinden doğmuştur. Meyvelerinden ziyade çiçeklerini bugünlerde görmekte ve bilmekteyiz. Meyve tabiri yerine çiçek kullanmamın sebebi, meyve tabiri bana göre biraz daha menfaate yönelen bir tabir gibi gelmekte. Ancak çiçek tabirini özellikle kullanıyorum çünkü sevgi alış verişinin güzel kokuları dışında bir amaç ve gaye bulunmamaktadır. Bizlerin bu çizgide hareket etmesi gerektiğini öneriyorum. Zira hakiki Ahmet Yesevi kültürünü bizler devir almaz isek bizlerin yerine FETÖ gibi başka yerlerin arka bahçesi haline dönüşmüş çiçek görünümlü zehirli meyveler türeyebilir.
Her ne kadar çürük tohumlar çıksa da, Türk devlet aklı her daim diridir. Biz bunu şüphesiz, iç yönetimimizde lazım olduğunda ortaya çıkacaklarını bilmekteyiz ve şüphe edilmesin ki gerçekten samimiyetle çalışanlara, Türk Devlet Aklı her zaman sahip çıkacaktır. Dilediğiniz gibi çürük tohumlarla, çiçek görünümlü zehirli meyvelerle savaşabilirsiniz. Bizim konumuz Bosna Hersek fakat neden bunları yazdığımı soracak olursanız derin okuma yapmayı bilenler Bosna Hersek ile ilgili alması gereken mesajları alacaktır.
Dediğim gibi Ahmet Yesevi modelini, Mevlana modelini ve Hacı Bektaşi Veli modelini iyi okumalı ve anlamalıyız. Anladıktan sonra iyi anlatmalıyız. Bosna Hersek ve Balkanlar’da halen onların kokusunu almaktayız. Bunlar bizim sevgi alışverişlerimizde, birbirimizi tanıyacağımız kokular olacaktır. Peki oralarda Türkiye denilince akla gelen sembol isimler nelerdir? Cevap Osmanlı ve Atatürk. Kıymetli okurlar! unutmamalıyız ki, Osmanlı ne kadar bizim tarihi mirasımız ise Atatürk’te o kadar kıymetli ve tarihi mirasımızdır. Dikkat ediniz! Konuştuğumuz ortak Dil’de bizler coğrafyalarımızdan ayrılmışız fakat sembol isimlerde ayrılmamışız. Bugün Atatürk: Türk Dünyasının her yerinde bizi temsil eden bir liderdir. Atatürk milliyetçiliği ve Osmanlı enginliğini benimseyenlere selam olsun. Geçtiğimiz sene, 10 Kasım 2020’ de arka planda Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan kontrolünde çok güzel bir şekilde Atatürk’ü anma senesi oldu. Gerek televizyonlarda ve gerekse basında. Aynı şekilde Cumhuriyetimizin ilanında da… Bu modelin devamlılığını diliyorum. İşte yurt dışı ve yurt içi okuma ve okunma şeklimiz, soydaşlarımızın ve gönül coğrafyamızın beklentisi bu rol modellerde saklıdır. Bunu yapmadığımız sürece, soydaşlarımız ve gönül coğrafyamız, hangi kimliği benimsemesi gerektiği hususunda zorlanmaktadırlar. Şimdi sizlerle binlerce anket arasından seçtiğimiz bir Boşnak vatandaşından aldığımız yazılı cevabı takdirinize bırakıyoruz. Daha çok anlatacaklarımız var.. Bizi okumaya devam edin..
1- Bosna Hersek içerisinde kaç tane ırk var?
Bosna Hersek'in üç ana etnik grubu vardır, resmi olarak kurucu halklar olarak adlandırılır. Boşnaklar en büyük gruba sahihtirler, bu üç grup içerisinde, Sırplar ikinci sırayı yer alırken, Hırvatlar ise en az yoğunluğa sahip gruptur bu bölgede yaşayan. Ve azınlık olarak, anayasal terminoloji altında tanımlanan, yani ‘’diğerleri’’ vardır, bunlar; Yahudiler, Romanlar, Ukraynalılar, Türkler vb.
2-Çoğunlukla hangi ırk yaşıyor?
Daha öncede belirttiğim gibi, Bosna ve Hersek’te 3 ana kurucu grup yaşamaktadır, bunlar; Boşnaklar, Sırplar ve Hırvatlardır.
3-Bosna Hersek devletini çoğunlukla Boşnaklar mı yönetiyor? Cevabı hayırsa dış güçlerden hangi devletler Bosna Hersek üzerinde etkili?
Önemli olarak anlaşılması gereken, Bosna ve Hersek 2 kuruluştan oluşmaktadır; Bosna Hersek Federasyonu ve Sırp Cumhuriyeti. Ayrıca, her iki tarafın da arazisi olmayan Brcko Bölgesi vardır. Resmi olarak her ikisine de ait, ancak ikisi tarafından da yönetilmiyor.
Parlamenterler Meclisi, Bosna Hersek'te yasa koyucu organdır. 2 yapıdan oluşmaktadır: Halklar Evi ve Temsilciler Meclisi. Halk Meclisinin 2 birimden oluşan parlamentolar tarafından seçilen 15 delegesi vardır, 2 / 3'ü Federasyon'dan (5 Boşnak ve 5 Hırvat), 1/3’ü ise Sırp Cumhuriyeti'nden (5 Sırp).
Diğer taraftan Temsilciler Meclisi, nispi temsil şekli ile halk tarafından seçilen 42 üyeden oluşmaktadır, 2/3 Federasyondan seçilen ve 1/3 Sırp Cumhuriyeti'nden.
Bosna Hersek Cumhurbaşkanlığı Başkanı 3 üye (Boşnak, Sırp ve Hırvat) arasında dönüyor, her bir üye sekiz ay sırayla, dört yıllık olan görev sürelerinde başkan olarak değişim göstermektedir. Başkanlığın üç üyesinden Boşnak ve Hırvatlar, doğrudan Federasyon seçmenlerinin Boşnak ve Hırvat seçimleri tarafından seçilir ve Sırp Cumhurbaşkanı için sadece Sırp halkı oy vermektedir (Sırpların seçimine, Boşnak ve Hırvatlar müdahale edemiyor ve Sırplarda onların seçimine müdahale edemiyor.).
Dayton anlaşması yüzünden, Amerikalıların etkisi ve gücü diğer hükümetlere göre daha çok göstermektedir. Lakin, Avrupa birliğinin de etkisi gözden kaçmamaktadır.
4-Boşnak halkının ne kadarı Türk Devletine bağlı?
Bosna Hersek, 1463'ten 1878'e kadar Osmanlı imparatorluğunun egemenliği altındaydı. Buradaki insanların da dediği gibi, bu ülkeyi birçok yönden etkileyen en önemli tarihsel anlardan biriydi: din, dil, politika, geleneksel, yemek, kültür ve askeri gibi. Bu sayede günümüzde Bosna Hersek'in dini, yemeği, gelenek (leri), dilini bazı sözcükleri vb. İle başlayarak Türkiye ile pek çok ortak yanı vardır. Bu 2 kişinin tarihin bir bölümünü birlikte paylaşması ve pek çok ortak yönleri olması sayesinde, diyebilirim ki Bosna Hersek vatandaşları, yani Boşnaklar, Türklerle her zaman özel bir bağ hissettikleri, onları çoğu zaman kardeş diyerek seslendikleri. Kesinlikle Boşnaklar ve Türkler arasında bir aşk var ve bu uzun zaman önceden gelmektedir.
5- Bosna Hersek Devletinde kritik olan birimler hangisi? Yani orda sözü geçenler askerler mi, diplomatlar mı, siyaset adamlarımı, medya mı?
Burada en etkili olanlar siyasi partilerdir.
6- Bosnalılar kendisini Türk olarak mı tanımlıyor? Boşnak olarak mı?
Hayır. Dediğim gibi, Bosna Hersek vatandaşları kendilerini Boşnak olarak tanımlıyorlar. Bosna Hersek vatandaşları kendilerini 3 kurucu halktan biri olarak ilan ediyor: Boşnaklar, Sırplar veya Hırvatlar veya "Diğerleri" gibi.
7- Dinleri nedir?
BiH'deki ana din İslam'dır (%50,7). Ama burada Ortodoks Hıristiyanlık gibi başka dinler de var (%30,75), Roma Katolikliği (%15,19), ve Ateizm, Agnostisizm, Diğerleri ve ilan edilmeyenlerden küçük bir yüzdesi.
8- Kosova’ya bakış açıları nedir?
Kosova söz konusu olduğunda, Bosna Hersek'in merkezi hükümeti Kosova'yı bağımsız bir devlet olarak tanımıyor. Bunun ana nedeni, Bosna Hersek'in 2 kuruluşundan biri olan Sırp Cumhuriyeti, Kosova'nın tek taraflı bağımsızlık ilanını tanımayı reddeden bir kararı kabul etti. Ancak, ülkenin geri kalanının Kosova'nın bağımsızlığını kalplerinin derinliklerinden gerçekten desteklediğini söylemeliyim.
9- Şu anda gündemde Ermenistan-Azerbaycan çatışması var, bu konu hakkında Bosna halkının tavrı nedir?
Çok uzun zaman önce olmayıp, Bosna Hersek vatandaşları bugünlerde Azerbaycan'ın yaşadığı gibi neredeyse aynı kaderi yaşadılar. Boşnaklar ile Azerleri birbirine bağlayan, nüfusun sınır dışı edilmesini ve bölgenin parçalanmasını amaçlayan acımasız askeri saldırganlıktır. Bakir Izetbegovic der ki, Azerbaycan toprak bütünlüğünü savunma hakkına sahiptir ve 90 lı yıllarda yaptıkları gibi, Azerler hiçbir şekilde, Ermenilerin sivil nüfusa karşı toplu suçları tekrarlatmasına izin vermemeli ve kendilerini korumak zorundadırlar.
Sanırım onun sözleri Bosna Hersek vatandaşlarının Azerbaycan'ın acısını gerçekten hissedebildiklerini ve Azerleri sonuna kadar desteklediklerini gösteriyor. Ayrıca Bosna Hersek'in Azerbaycan ile iyi bir dostluğu var ve BiH’in şu anki Cumhurbaşkanlığı, Boşnak tarafında olan Şefik Dzaferovic, bu ülkeye savaşın duracağına dair içten bir umutla destek mektubu göndermişti.
10- Türkiye’nin Bosna’da etkili olabilmesi için hangi gruplarla veya hangi partilerle görüşmesi gerekir?
Bu durumda bence en iyi çözüm Başbakan ile iyi ilişkiler içinde olmaktır. Parti söz konusu olduğunda, BiH'deki en etkili ve en büyük, genellikle Boşnakları temsil eden SDA partisidir.
11-Osmanlıyı seven parti var mı orada?
Genel olarak, Osmanlı İmparatorluğu buraya birçok olumlu değişiklik getirdi, bu yüzden Osmanlı İmparatorluğu'nun eskiden olduğu gibi saygı duyuyorlar. Dediğim gibi, SDA partisi, Boşnakların temsil ettiği.
12-Atatürk’ü tanıyorlar mı seviyorlar mı?
Osmanlı imparatorluğunun gelişmesi ve gerilemesi, Türkiye Cumhuriyet'in kuruluşu, BiH'deki okullardaki tarih kitaplarının bir parçası, bu da BiH vatandaşlarının Atatürk'ün kim olduğunu çok iyi bildiği anlamına geliyor. Sadece Türkiye için değil, tarih için de ne kadar önemli ve etkili olduğunu anlıyorlar ve ona çok saygı duyuyorlar.
13-Erdoğan’ı Tanıyorlar mı seviyorlar mı?
BiH'de Erdoğan'ın kim olduğunu bilmeyen birini bulmak neredeyse imkânsız. Bu ülkenin vatandaşları onun lehine, ona saygı duyuyorlar ve yaptıklarını destekliyorlar ve özellikle Erdoğan'ın kendi topraklarını, ülkesini kimsenin kontrol etmesine izin vermemesine saygı duyuyorlar. Ama çoğu zaman ona pek âşık olmayan istisnalar ve kişi sayısı da vardır.
14-Türkiye’de eskiden bugüne kadar gelmiş liderlerin ismini biliyorlar mı?
Siyaseti izleyenler kesin olarak Türkiye Cumhuriyeti'nin bazı eski cumhurbaşkanlarını tanıyorlar ama bence buradaki en popüler ve en sevilen Erdoğan. Bunun temel sebebi, yaptığı işle, kararıyla ve Türkiye için yaptığı değişikliklerle bu kadar çok kendini geliştiren tek kişi olması.
Türkiye'den ve Dünya’dan son dakika haberleri, önemli gündem yazıları, siyaset, Kültür sanat'tan Dünya haberlerine bütün konuların tek adresi www.gazetesivilinisiyatif.com'da.
© Copyright Uluslararası Sivil İnsiyatif Gazetesi | Tüm Hakları Saklıdır. |