İçişleri Bakanı Yerlikaya: Son 15 günde Suriye'ye dönenlerin sayısı 25 bini geçti

img

İçişleri Bakanı Yerlikaya: Son 15 günde Suriye'ye dönenlerin sayısı 25 bini geçti

İçişleri Bakanı Yerlikaya, 2017'den itibaren 763 bin 443 Suriyeli'nin gönüllü, güvenli, onurlu ve düzenli şekilde ülkelerine döndüklerini, son 15 günde Suriye'ye dönenlerin sayısının 25 bini geçtiğini belirterek, bu sayının 7 kat arttığını açıkladı.

 

A Atölye'de Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'na konuk olan Yerlikaya, gündeme ilişkin soruları yanıtladı, değerlendirmelerde bulundu.

Balıkesir'in Karesi ilçesinde patlayıcı üreten fabrikadaki patlamanın ardından Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ekiplerinin ivedilikle olay yerine ulaştığını belirten Yerlikaya, patlamada 12 işçinin hayatını kaybettiğini, 4 işçinin yaralandığını bildirdi.

Konuyla ilgili soruşturma başlatıldığını aktaran Yerlikaya, vefat edenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diledi.

"Göç politikamız hep insani ve vicdani oldu"

Yerlikaya, Suriye ile ilgili 8 Aralık'ta tarihi bir gün yaşandığını dile getirerek, Suriye'de 61 yıllık Baas rejiminin çöktüğünü ve Beşşar Esed'in Rusya'ya kaçtığını söyledi.

Esed'in kendi halkını sığınmacı, mülteci durumuna düşürdüğünü ifade eden Yerlikaya, "Ne gariptir ki artık şu anda kendisi de Rusya'da sığınmacı, mülteci durumuna düştü ama kaçarak. Nasıl kaçarak? Geride gözyaşı bırakarak." dedi.

Yerlikaya, 2011 yılından itibaren Suriyeli göçmenlere yönelik göç politikalarının hep insani ve vicdani olduğunu belirterek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Zalimin karşısında, mazlumun yanında yer aldık ve tarihte biz hep doğruların yanında bulunduk." ifadesini anımsattı.

Göç politikalarıyla insani ve vicdani olmayı, medeniyet değerlerine bağlı kalmayı, ulusal ve uluslararası hukuka riayet etmeyi, vicdanlarını ve kalplerinin sesini dinlemeyi önceliklendirdiklerini anlatan Yerlikaya, "Bunun karşısında olanları da biliyorsunuz, biz 'Tarihte doğru noktada, doğrularla birlikte, haklılarla, mazlumlarla bir oluruz, olduk, olmaya da devam edeceğiz' derken, maalesef bugün ülkemizde siyaset yapan birilerinin de bunun çok karşısında olduğunu gördük. Daha 8'inde bile yani Suriye'nin özgürleştiği, Esed'in kaçtığı daha belli değilken, o haber ilk gelirken bile Esed'le görüşülmesi gerektiğini söyleyenler de oldu." ifadelerini kullandı.

Yerlikaya, "Suriye'nin özgürlüğünü kazanmaları tüm dünyada ve biz de gerçekten bir sevinçle karşılandı. Bu da tabii artık geriye doğru bakıldığı zaman tarafın doğru mu, yoksa yanlış yerde mi olup olmadığını gösterecektir, artık bunu aziz milletimiz değerlendirecektir diye düşünüyorum." dedi.

"Böyle işkence yapılan yerlerin olmasından büyük utanç duyuyoruz"

AFAD'ın Sednaya Hapishanesi'nde gerçekleştirdiği arama kurtarma çalışmalarıyla ilgili soruya ilişkin Yerlikaya, şu yanıtı verdi:

"Aslında Sednaya ile ilgili oradan bir talep geldi. Onlar arama kurtarma ile ilgili çalışmalarını tamamladıklarını ancak tatmin olmadıklarını çünkü ellerinde bizde olduğu gibi sismik radar, duvar ötesini gören teknik üst teknolojik cihazlarla ilgili envanterlerinin olmadığını, bu noktada AFAD'dan yardım istediklerini belirttiler. Biz de 123 arkadaşımızı AFAD Başkanımızın koordinasyonunda oraya gönderdik. 43 araç, 4 arama köpeği hemen akabinde oraya gitti.

Şam'daki büyükelçimizle irtibata geçildi biliyorsunuz. 8'inde Suriye özgürleşti, 4 gün sonra Suriye'de Şam'da Büyükelçimiz Burhan hocamız görevine başladı, Sayın Cumhurbaşkanımızın ataması ile ve 47 kilometre uzaktaki Sednaya'da önce binanın içerisinde, binanın dışında o 1,5 kilometrekarelik yerleşkede güvenli olan yani mayınla tuzaklamanın olmadığı o 70 dönümlük arazinin içerisinde gerçekten hassas arama yaptılar. Giden arkadaşlarımız da en donanımlı olan arkadaşlarımızdı, ekipler herhangi bir toplu mezar, cezaevinde herhangi yaşayan, henüz bulunamamış bir kişiye de rastlamadı. Bunu da kamuoyunun önünde açıkladılar."

Hemen hemen her gün Sednaya ile ilgili yeni bilgilerin keşfedildiğini söyleyen Yerlikaya, "Orası bizim bildiğimiz anlamda bir cezaevi değil. Bu zaman diliminde, dünyada, hemen yanı başımızda böyle işkence yapılan yerlerin olmasından da biz gerçekten insanlık adına büyük utanç duyuyoruz." dedi.

Suriye'ye insani yardım

Suriye'ye dönüşlerde sivil toplum kuruluşları ile nasıl bir işbirliği yürütüldüğüne ilişkin soru üzerine, Bakan Yerlikaya, AFAD'ın dünya genelinde kendini ispatlamış, marka değeri çok güçlü olan bir kamu kuruluşu olduğunu ifade etti.

Göç dalgasının kaynağında kontrole alınması yönünde gerçekleştirilen çalışmaları anlatan Yerlikaya, şöyle devam etti:

"Güvenli bölge Fırat Kalkanı, Barış Pınarı, Zeytin Dalı ve İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'ndeki gibi toplamda 6-7 milyona yakın insanın yaşadığı bu bölgede insanların tutulması için yine Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla bugüne kadar ulusal sivil toplum kuruluşları ve diğer destekçilerle beraber 116 bin briket evin yapımını yine AFAD koordine etti. Şu anda orada 110 bin aile yaşıyor. Dün Kabine Toplantısı'nda Sayın Cumhurbaşkanımız bizi, buradan gönüllü, güvenli dönecek olan Suriyelilere briket evler yapmayla ilgili talimatlandırdı, sivil toplum kuruluşlarımızla beraber."

AFAD'ın son 15-20 gün içerisinde TMO'dan temin ettiği 316 tır unu bölgeye gönderdiklerini belirten Yerlikaya, "Biz 571 tır da yine bizim kendi STK'larımızla birlikte gönderdik. AFAD'ın koordinasyonda Suriye'nin içindeki il, ilçe, köylerde, kırsalda yaşayan ihtiyaç sahibi insanlara yardım yaptık. AFAD'ın yapmış olduğu yardımlarla ilgili bizim bunu koordine edebilmek için 2017 yılında 66 bin 200 metrekarelik bir alanda Suriye'nin kuzeyinde, hemen Kilis'in karşısında Çobanbey'de lojistik merkez yaptık, burada 1 yılda AFAD'ın koordinesinde 1 milyon gıda kolisi 110 bin 400 ton un yardımı yapıyoruz." dedi.

Göçün kaynağında durdurulmasının önemine işaret eden Yerlikaya, briket evlerin inşası ve orada gerçekleştirilen hizmetlerle 2017'de güvenli bölgelere gönüllü, güvenli ve onurlu dönüşlerin gerçekleştirildiğini kaydetti.

"4 milyon 164 bin 472 bugün itibarıyla Türkiye'de yasal kalış hakkı olan yabancıların sayısı"

Türkiye'de yasal kalış hakkı olan yabancı sayısına ilişkin bilgi veren Yerlikaya, "4 milyon 164 bin 472 bugün itibarıyla Türkiye'de yasal kalış hakkı olan yabancıların sayısı. Bunun 2 milyon 920 bin 119'u geçici koruma kapsamındaki Suriyeliler. 1 milyon 47 bin 921'i ikamet izinli yabancılar. 196 bin 432'si uluslararası koruma altındakiler." diye konuştu.

Yerlikaya, adres tahkikatları yaptıklarını belirterek, Göç İdaresi Başkanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, valiliklerin de koordinasyonunda çok titiz bir çalışma gerçekleştirdiklerini ifade etti.

Kapı kapı yasal kalış hakkı olanların her birini saydıklarını anlatan Yerlikaya, şöyle devam etti:

"Her birinin adreslerini güncel ve her birinin nerede oturduğunu biz biliyoruz. Öyle bir tahkikat yaptık ki İstanbul'da şu anda 506 bin Suriyeli var. Gaziantep'te ikinci sırada 409 bin, Şanlıurfa'da 244 bin, Hatay'da 219 bin, Adana'da 211 bin. Burada sayı olarak en fazla İstanbul'dan başlayıp ilk 20'yi veriyoruz ama oransal olarak yani Suriyeli sayısının ilde yaşayan toplam nüfusa oranı en fazla olan il Kilis, Kilis'te yaşayan nüfusun yüzde 29'u Suriyeli. Gaziantep'te yüzde 16 civarında, Hatay'da yüzde 12,5, Şanlıurfa'da yüzde 10, Mersin'de yüzde 8,79 olarak dağılımını bu şekilde görüyoruz. İstanbul tabii kendisi 16 milyon olduğu için orada sayı olarak 500 binin üzerinde olmasına rağmen yüzde 3 görünüyor."

"Türkiye'de doğan ve yaşayan yaklaşık 875 bin Suriyeli çocuk var"

Bakan Yerlikaya, Türkiye'de bulunan Suriyelilerin demografik bilgilerini titizlikle tuttuklarını dile getirerek, "2 milyon 920 bin Suriyelinin yüzde 61'i Halepli, bunun sayısı 1 milyon 239 bin. İkinci sırada İdlib geliyor, 187 bin, yüzde 9'un biraz üzerinde. Deyrizor 106 bin, yüzde 5,22 civarında. Hama 102 bin, yüzde 5 civarında. Haseke yüzde 4,74. Şam yüzde 4,30 diye sıralanıyor. Burada şunu söyleyelim, Türkiye'de doğan ve yaşayan yaklaşık 875 bin Suriyeli çocuk var, gidenler hariç. 2 milyon 920 binin yüzde 30'u Türkiye'de doğan çocuklar. Bunların hepsini biliyoruz ve dönüşler de bu istikamette oluyor." ifadelerini

"Ben memleketime gideceğim, diyor"

Bu yılın 11 ayında, Suriye'ye gidenlerin aylık ortalamasının yaklaşık 11 bin olduğu bilgisini veren Yerlikaya, şunları söyledi:

"9 Aralık'tan dün akşam itibarıyla yani 15 gün içerisinde kendi gönlüyle Suriye'ye göndermiş olduğumuz Suriyelilerin sayısı 25 binin üzerini geçti. Bu, iki haftada 23 bin 440'tı. Bir kıyaslama yapalım, 8'inden itibaren geriye dönük 14 gün içerisinde Suriye'ye dönen aile sayısı 572, 3 bin 433 kişi. 'Suriye özgürleşti, Esed kaçtı' sözü duyulduğu andan itibaren o heyecan, o gurur, o memleket özlemi Suriyelileri kendiliğinden, hiçbir müdahale olmadan 4 bin 136 aile, 23 bin 440 kişi, dünü de ekleyince 15 gün oluyor o zaman rakam 25 bini de aşıyor. İki 14 günü kıyasladığımız zaman 7 kat arttığını görüyoruz.

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği oradaki hukukun tanımı şu, 'Eğer biri size sığındıysa bunun gidişi zorla değil. Gönüllü olacak.' Şart bu. Gönüllü olacak, güvenli olacak, onurlu olacak. Biz ona bir madde daha ekliyoruz, düzenli olacak. Biz devletiz. Bizim yaptığımız her şey kayıt altında olması lazım ki biz de tam bunu yapıyoruz. Bugün karşıya gidecek, kendi ülkelerine vatanlarına kavuşacak olan Suriyelilere yapmış olduğumuz tam anlamıyla bu. Dolayısıyla günlük ortalama son 2 hafta 8 Aralık'a kadar 245 kişiden 41 aile, günlükten 1674 kişi yani 295 aileye ulaşmış vaziyetteyiz."

Suriyelilerin geri dönüş yaptıkları illere ilişkin bilgi veren Yerlikaya, "Doğal olarak en çok sayı olarak bulunulan illerden gitmesi beklenir, netice de o şekilde. Birinci sırada Gaziantep var. Gaziantep'ten gidenler 3 bin 378, son iki haftalık veri bu, dünkü veri yok. Hatay 3 bin 206, İstanbul 2 bin 438, Mersin 1746 şeklinde." ifadelerini kullandı.

Bakan Yerlikaya, Suriyelilerin geri dönüşü konusunda bir yoğunluk yaşandığını belirterek, "Gelenlerin yüzde 60'ı Halepli olunca doğal olarak gidenlerin de şu ana kadar 11 bin 393'ü, hemen hemen yarıya yakını Halepli." dedi.

Son iki haftada 4 bin 136 Suriyeli aile ülkesine dönüş yaptı

Ülkelerine son iki haftada geri dönen Suriyelilerin yaş, cinsiyet gibi demografik bilgilerini paylaşan Yerlikaya, şunları kaydetti:

"Bunların ne kadarının aile olduğunu söyleyeyim; 16 bin 554 kişi, 4 bin 136 aileden oluşuyor. 4 bin 136 aile, bunlar, gönüllü giden 23 bin 440'ın içerisindeki küme, ama tek birey olarak giden de var. 6 bin 926 yani 7 bin civarında tek birey olarak giden var. 0-12 yaş 9 bin 55 çocuk, 13-18 yaş 1707, 19-65 yaş 12 bin 360, 65 yaş üstü de az sayıda 318 olduğunu görüyoruz. Kadın, erkek olarak, 7 bin 695 erkek, 4 bin 983 kadın, 10 bin 762 de çocuk olduğunu görüyoruz."

Yerlikaya, Türkiye'de geçici koruma statüsünde yaşayan Suriyelilerin içerisinde 875 bin çocuğun yer aldığını ve onların da ülkelerine geri dönenler arasında bulunduğunu söyledi.

Bakan Yerlikaya, Suriye'nin gerçek halinin çok azının ekranlara yansıdığını kaydetti

Yerlikaya, "Suriye'deki vatandaşlık, pasaport hizmetleri gibi konulardaki sistemsel inşa süreci konusunda Bakanlığınızın çalışması var mı?" sorusu üzerine, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tüm kabine üyelerine, Suriye'deki geçici hükümetin kurulma sürecinde yardım etmeleri yönünde talimatı olduğunu söyledi.

Suriye'de İçişleri Bakanlığının henüz ilan edilmediğini ama hazırlıkların yapıldığını aktaran Yerlikaya, dönüş yapacak Suriyelilerin kayıtlarının Türkiye'de bulunduğunu ancak terör örgütlerinin ve rejimin, nüfus, tapu binaları ve arşivleri tahrip etmesi nedeniyle Suriye'de bulunmadığını anlattı.

Türkiye'de yaşayan Suriyelilerin evrakıyla ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla dün bir karar aldıklarını aktaran Yerlikaya, "Şam ve Halep'teki bizim Büyükelçilik ve Konsolosluklarımıza, Göç İdaresi Bürosu kuruyoruz buradaki tüm kayıtların orada kullanılabilmesiyle ilgili." dedi.

Bu tür bir ihtiyaç durumunda Türkiye'den giden Suriyelilerin örneğin Şam Büyükelçiliğindeki Göç İdaresi Ofisine başvurabileceğini belirten Yerlikaya, Suriye'deki ilgili birimle irtibat kurarak bu kişilere gerekli belgeleri sağlayacaklarını anlattı.

Suriye'de pasaport, kimlik verilemediğini belirten Yerlikaya, Suriye'nin gerçek halinin çok azının ekranlara yansıdığını kaydetti. Yerlikaya, Suriye'de sadece konunun imar olmadığını, devlet daireleri başta olmak üzere tüm kurumlarda sistem kurulması gerektiğini söyledi.

Öncü göçmen konusu

Gönüllü dönüş yapmak isteyenler için "öncü göçmen"in önden gitmesi konusunda talebin olduğunu belirten Yerlikaya, "Bu talebi Cumhurbaşkanı'mız, son derece insani, makul bir talep olarak değerlendirdi, bize talimat verdi. Biz de bununla ilgili hazırlıklarımıza hemen bugün sabah itibarıyla başlıyoruz. 1 Ocak'tan itibaren de hemen bununla ilgili önden bir aile ferdinin veya diğer belirlenen ferdinin gitmesi ile ilgili. 6 ayda 3 kere giriş çıkış yapabilecek, 1 Ocak-1 Temmuz arasında." diye konuştu.

Suriyelilerin dönüşüyle ilgili sürecin hem sağlıklı hem de huzurlu tamamlanmasını istediklerini dile getiren Yerlikaya, herhangi bir karışıklığın olmaması ve düzenli olması amacıyla dönüşler konusunda 6 sınır kapısından 2'sini yetkilendireceklerini ifade etti.

vurgulayan Yerlikaya, "Hem Ege'deki kıyı sınırımızda hem de Trakya'da hiçbir şekilde transit rota olarak yani benim ülkemden kimse yasa dışı çıkmayacak. 2025'te bunu tamamen bitireceğiz, az bir şey kaldı." dedi.