Başkent Platformundan Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Kavakçı ya Anlamlı Ziyaret…
Ankara (Sivil İnisiyatif)Zeliha Sorkunlu - Başkent platformu genel başkanı aynı zamanda Kırgızistan-Türkiye fahri konsolosu Dr.Mustafa Kurt platform adına sözlerine şöyle başladı.
Kurt; Ata Mirasımız "İnsanı Yaşat ki, Devlet Yaşasın"
Başkent Platformu 2007 yılında ata mirasımız "İnsanı Yaşat ki, Devlet Yaşasın" anlayışına hizmet etmek için kurulmuş sivil bir inisiyatifiz...
Biz 10 yıl önce “İnsanı Yaşat Ki Devlet Yaşasın “ anlayışına hizmet etme maksadıyla, ecdadın mirası olan vakıf anlayışını sivil toplum kuruluşlarında vücut bulması düşüncesiyle yola çıktık. O günden bugüne irili ufaklı 750’nin üzerinde yurtiçinde ve yurtdışında ülkemizin ihtiyacı olan LOBİ faaliyetleri kapsamında toplantılar gerçekleştirdik.
İlk günden bugüne kadar bizler enerjimizi sinerjiye çevirmek için ulusal ve uluslararası arenada, adına tekten tüme ulaşma ülküsü dediğimiz sivil toplum kuruluşları ile iş birliği yaparak gündeme dair çeşitli toplantılar, paneller yapmaya başladık halen bu toplantılara devam ediyoruz.
Gönüllülük esası üzerine faaliyet yürüten sivil toplum örgütleri cumhuriyetten günümüze kadar bu kuruluşların toplum nezdinde kahir ekseriyeti maalesef, siyasi, ticari, bürokratik ikbal için sivil toplum kuruluşlarını kullandıkları düşünülmekte. Dolayısıyla başkent platformu bu süreç içerisinde ne şahsım nede hiçbir arkadaşım bu anlamda hiç bir siyasi partimizden aday adayı olmadığı gibi bahsi geçen gönüllülük esasına hep riayet etmiştir.
Yıpranmış olan sivil toplum kuruluşlarının ayağa kalkması için adeta tarihi bir süreç başlatmış olduk. Başkent platformunun inandırıcılığı, samimiyeti devreye girerek, böylelikle bizim yaptığımız toplantılarımıza, söylemlerimize toplumun tüm katmanları itibar etmeye başladılar. Böylelikle adeta sivil toplum kuruluşları bir nebzede olsa iade-i itibarını sağladığımızı düşünüyorum.
Dolayısıyla o günden bugüne özet ifadeyle bu toplantıları yaparken hiçbir kurum ve kuruluştan, hiçbir şahıstan, yerli, yabancı hiçbir yerden bağış almadık. Hâsılı kendi öz kaynaklarımızla, yani aile bütçelerimizden tedarik ederek o günden bugüne bu faaliyetleri yürüttük.
Tabi maalesef 15 Temmuz geldi, ihanet gecesi geldi, milletimize çattı. Bu anlamda 81 ilimizde bizimle birlikte gönül birlikteliği yapan “İnsanı Yaşat ki, Devlet Yaşasın “ anlayışına gönül vermiş sivil toplum örgütleriyle birlikte milli iradeye sahip çıkmak için meydanlara indik. Ayrıca 69 ülkedeki temsilcilerimize haber verdik Avrupa da, Balkanlar da, Türk Cumhuriyetlerin de karınca kaderince ülkemiz ve milletimiz menfaatine lobi faaliyetleri ile gerekenleri yaptık.
“15 Temmuz’u Unutmadık, Unutturmayacağız”
15 Temmuz’u “Unutmama, Unutturmama” adına paneller yapıyoruz beraberinde Türk bayrağı kampanyamızla bu kampanyaları adeta besliyoruz. Türk bayrağımızda “Devletin Sahibi Millettir” “ İnsanı Yaşat ki, Devlet Yaşasın” “15 Temmuz’u Unutmadık, Unutturmayacağız” yazıyor.
Başkent platformu daha önce de “15 Temmuz’u Unutmama, Unutturmama” adına kampanya çerçevesinde; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, Başbakan Binali Yıldırım’a, Mahir Ünal’a, Fatih Şahin’e ve birçok devlet büyüklerine taktim edilmişti. Bu günde zatıâlinize milletimiz adına taktim etmek istiyoruz. Sivil toplum kuruluşları olarak devletimize, milletimize milli iradeye sahip çıkarak evlatlarımıza torunlarımıza yeni ve güçlü bir Türkiye’yi bir miras olarak bırakmak istiyoruz; çünkü “Devletin Sahibi Millettir” ve sizler yalnız değilsiniz dedi..
“Ravza Kavakçı Kan; İnsanı Çok Önemsiyoruz Çünkü İnsan Eşrefi Mahlûkattır.”
Kavakçı Ak parti olarak bizlerde, siyasette merkeze insanı koyduk ve öyle yola çıktık. En son kongremizde Ak parti olarak değişiklik yaptık, parti olarak bizlerde ‘’İnsanı Yaşat ki, Devlet Yaşasın’’ sözünü tüzüğümüze ekledik. İnsanı çok önemsiyoruz, çünkü insan eşrefi mahlûkattır, başkent platformunun misyonu olan “İnsanı Yaşat ki, Devlet Yaşasın”, “Devletin Sahibi Millettir” anlayışı Ak parti olarak bizimde kabul ettiğimiz bir anlayıştır.
Başkent platformunun 15 Temmuzdan sonra başlatmış olduğu bayrak kampanyası çok anlamlı ve çok önemsiyorum.
Bende Türkiye büyük millet meclisinde yemin törenine de ablamın taktığı başörtüsünün benzerini hazırlattım, örttüm öyle yeminimi ettim.
Çünkü o dönem gözyaşı döken, kendi evladı, kendi kardeşi, kendi aile bireyi gibi bizleri görenlere, o dönem gözyaşı döküp dua eden, sabredenlere bir selam vermek lazımdı. Sessizce bu mesaj verilirdi..!
İkinci yemin töreninde ucunda, Türk bayrağı olan başörtümle yemin törenine gelmiştim. Türk bayraklı başörtüsünü ve ilkini de tasarlayan tasarımcı kardeşimdi, küçük kardeşimiz Elif’in fikriydi o tasarlamıştı.
Ucunda Türk bayrağı olan başörtümle yemin törenine gideceğimi söylediğimde çevremden bazı dostlarım, bayrak kanununa muhalefet etmiş olursun demişlerdi.
15 Temmuz olunca baktım herkeste bayraklı başörtüsü var, bende dayanamadım bunu kullanmaya başladım.
Milli bayramda örttüm ondan sonra bir gün gazeteciler yakaladı beni ama dedim ne yapayım tutamadım kendimi dedim. Bu gün almış olduğum en güzel hediyelerden biride sizin taktim ettiğiniz Türk bayrağıdır, bunu özenle gururla saklayacağım dedi.
Daha sonra Kırgızistan’ın milli kıyafeti, platformun faaliyet raporları, 15 Temmuz dokümanları taktim edilerek ziyaret son buldu..
Türkiye'den ve Dünya’dan son dakika haberleri, önemli gündem yazıları, siyaset, Kültür sanat'tan Dünya haberlerine bütün konuların tek adresi www.gazetesivilinisiyatif.com'da.
© Copyright Uluslararası Sivil İnsiyatif Gazetesi | Tüm Hakları Saklıdır. |